Çalışırken İşçinin Sağlığının Bozulması

Çalışırken İşçinin Sağlığının Bozulması ve Yaptığı İşe Devam Edememesi

“4857 İş Kanunu 24/1-a maddesinde iş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa işçi iş akdini haklı nedenle feshedebilir. Bu maddeye göre işçi tarafından akdin haklı nedenle fesih hakkının doğabilmesi için tehlikenin işten kaynaklanması ve tehlikenin işçinin yaşamı veya sağlığına yönelik olmalıdır. Tehlike işçinin işe devamı halinde cismani zarara uğrama hatta ölme olasılığıdır. Ancak bu sonuç kuvvetle beklenebilir olmalıdır. Beklenebilirlikten amaç işin niteliğinden doğacak objektif sonuçtur.

Mahkemece makine mühendisi ve iş güvenliği uzmanı, hukukçu ve ortopedi uzmanından oluşan bilirkişi heyeti ile birlikte mahkemece davacının çalıştığı sigara paketleme makinesinde keşif yapılmış; çalıştığı makinenin sigaraların paketlendiği elektronik ve mekanik bir makine olduğu operatörün makinenin hammadde olarak beslenmesi ve kontrolü işini yaptığı ve her vardiyada toplam 5 saat ayakta çalıştığını belirtmişlerdir. Davacının skolyozunun, L2 L3 seviyesinde santral protrüzyonunun ve öpere edilmiş menisküsünün bulunduğunu skolyozun hastanın iş faaliyetleri sonucu gelişmesinin mümkün olmadığı L2 L3 seviyesinde santral protrüzyonunun ve öpere edilmiş menisküsünün iş faaliyetleri sonucu geliştiğini söyleyebilmenin tıbben eldeki bu verilerle mümkün olmadığını günlük faaliyet ve iş faaliyetinin yanı sıra mevcut olan skolyozun L2 L3 seviyesinde santral protrüzyona zemin hazırlamış olabileceğini, mevcut patolojilerinin ilerleyici karakterde olduğunu, ilerleyen yaşla birlikte artma beklendiğini, özellikle L2 L3 seviyesinde santral protrüzyonu ve buna bağlı şikayetlerin günlük yaşamsal faaliyetlerde dahil olmak üzere tüm faaliyetlerle artış gösterebileceğini, iş ve zorlu spor faaliyetleri sonrasında bu şikayetlerde daha fazla artış görülebildiğini, davacının bundan sonra sağlık durumunun kötü yönde etkilenmemesi için görevinin değiştirilebileceği ve sağlığına daha uygun bir görev verilebileceğini ifade etmişlerdir.

Davacı işçi paketleme işinde ayakta çalışması gereken ve 7 yılı aşkın bir süre bu şekilde çalışan bir kişidir. Mahallinde yapılan keşifte davacı işçide var olan skolyoz, menisküs, L2 L3 seviyesinde santral protrüzyonu hastalıklarının yaptığı işe devam etmesi halinde artacağı ve sağlığını bozacağı ifade edilmiştir.

4857 sayılı İş Kanunu 24/1-a maddesi ile sadece işyerinde oluşan hastalık değil çalışma süresi içerisinde ortaya çıkabilecek hastalıklarında göz önünde tutulması gerektiği amaçlanmıştır. Davacının işe devamı halinde sağlığındaki tehlikenin giderek artacağı kuşkusuz olduğuna göre bu durumda işçinin akdi feshinin haklı olması kaçınılmazdır. Kıdem tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi hatalıdır.”  (Y9HD T.29/12/2010, E.2008/41234, K.2010/41800)

“Mahkemece davacının montaj işçisi olduğu ve İzmit Devlet Hastanesinden verilen “1 yıl süre ile ağır işlerde çalışmaması uygundur.” şeklindeki rapor nedeni ile işverenin davacıya bir yıl süre ile hafif iş bulma zorunluluğu bulunmadığı, davacının ilk başta montaj işçisi olarak işe alındığı ve bu konuda iş sözleşmesi düzenlendiği, feshin geçerli nedene dayandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dosya içinde mevcut sağlık Kurulu raporunda davacının bir yıl süre ile ağır işlerde çalışamaması geçici olup, iş akdinin feshini gerektirecek bir rahatsızlığı mevcut değildir. Başka bir anlatımla, çalışamaz duruma getirmemekle birlikte işini gerektiği şekilde yapmasını devamlı etkileyen bir hastalık söz konusu olmadığından feshin son çare olması ilkesi gereği fesihten önce hafif işlerde çalışması gibi diğer yollar denendikten sonra fesih yoluna başvurulmalıydı. Mevcut olgulara göre feshin geçerli nedene dayanmadığının kabulü gerekir.”   (Y9HD, T.29/01/2007, E.2006/30032, K.2007/1228)

Kaynak :

http://www.tahtakiran.net

Av. Dr. Serdar TAHTAKIRAN