İş Uyuşmazlıklarında Zorunlu Arabuluculuk Sorular Ve Cevaplar

İşveren tarafından talep edilebilecek ihbar tazminatı, cezai şart, avansın iadesi ve eğitim gideri gibi alacak ve tazminat kalemleri için dava açmadan önce arabulucuya başvurulması zorunludur.

7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu 25.10.2017 tarih, 30221 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış ve bazı maddeleri hariç yürürlüğe girmişti. 7036 sayılı Kanun ile getirilen belli başlı değişiklikleri daha önce http://www.gulbenkmusavirlik.com/tr_yeni-is-mahkemeleri-kanununun-getirdigi-onemli-degisiklikler-6645.html linkinde yer alan yazımızda açıklamıştık. Bu yazımızda, iş uyuşmazlıklarında  dava şartı haline getirilen (zorunlu) arabuluculukla ilgili sorulara cevap vermeye çalıştık.

1- İşçi- İşveren Uyuşmazlıklarında Zorunlu Arabuluculuk Ne Zaman Yürürlüğe Girecek?

01 Ocak 2018 tarihinde zorunlu arabuluculuk yürürlüğe girecek olup, 01.01.2018 tarihinden sonra zorunlu arabuluculuk kapsamında bulunan konularla ilgili doğrudan dava açılamayacaktır. Arabulucuya başvurulması dava şartı haline getirilmiştir. (Bu tarihe kadar mevcut uygulama devam edecek, yani doğrudan dava açılabilecektir.)

 2- İşçi Veya İşveren Her Uyuşmazlıkta Arabulucuya Başvurmak Zorunda Mı?

Düzenleme uyarınca, arabulucuya başvurma zorunluluğu için

-kanuna veya bireysel yahut toplu iş sözleşmesine dayanan alacak veya tazminat talebinin iş ilişkisinden kaynaklanması gerekmektedir.

-Ayrıca bu talebe ilişkin olarak tarafların işçi ve işveren olması ve taleplerin birbirlerine karşı ileri sürülmüş olması şarttır.

-Bu kapsamda işçi tarafından talep edilebilecek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, ayrımcılık tazminatı, sendikal tazminat, ücret, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile

-işveren tarafından talep edilebilecek ihbar tazminatı, cezai şart, avansın iadesi ve eğitim gideri gibi alacak ve tazminat kalemleri için dava açmadan önce arabulucuya başvurulması zorunludur.

-Ayrıca işe iade davalarından önce de arabulucuya başvuru zorunlu olmaktadır.

-Ancak iş kazası veya meslek hastalığından kaynaklanan maddi veya manevi tazminat davaları ile bunlarla ilgili tespit, itiraz ve rücu davaları doğrudan açılabilecek, arabulucuya başvuru zorunluluğu  uygulanmayacaktır.

3- Arabulucu İçin Nereye Başvurulacak?

Başvurular adliye arabuluculuk bürolarına yapılacak. Başvuru yapılacak yerde arabuluculuk bürosu kurulmamış ise bu işle görevlendirilen sulh hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüğüne başvurular  yapılacaktır.

4- İstediğimiz Yerde Başvuru Yapabilir Miyiz?

Başvurular,  karşı tarafın yerleşim yerindeki veya işin yapıldığı yerdeki arabuluculuk bürosuna yapılacaktır. Karşı taraf birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yerindeki arabuluculuk bürosuna yapılan başvuru yeterli sayılacaktır.

5- Yetkili Olmayan Arabuluculuk Bürosuna Başvuru Yapılırsa Ne Olur?

Arabulucu, görevlendirmeyi yapan büronun yetkili olup olmadığını kendiliğinden dikkate alamaz. Karşı taraf en geç ilk toplantıda, yerleşim yeri ve işin yapıldığı yere ilişkin belgelerini sunmak suretiyle arabuluculuk bürosunun yetkisine itiraz edebilir.

6- Karşı Taraf Arabuluculuk Bürosunun Yetkisine İtiraz Ederse Ne Olur?

Bu durumda arabulucu, dosyayı derhal ilgili sulh hukuk mahkemesine gönderilmek üzere büroya teslim eder. Mahkeme, harç alınmaksızın dosya üzerinden yapacağı inceleme sonunda yetkili büroyu kesin olarak karara bağlar ve dosyayı büroya iade eder. Mahkeme kararı büro tarafından 11.02.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca taraflara tebliğ edilir. Yetki itirazının reddi durumunda aynı arabulucu yeniden görevlendirilir. Yetki itirazının kabulü durumunda ise kararın tebliğinden itibaren bir hafta içinde yetkili büroya başvurulabilir. Bu takdirde yetkisiz büroya başvurma tarihi yetkili büroya başvurma tarihi olarak kabul edilir. Yetkili büro, arabulucu görevlendirir.

7- Arabulucuyu Kim Seçecek?

Arabulucu, listeden büro tarafından belirlenir. Ancak tarafların listede yer alan herhangi bir arabulucu üzerinde anlaşmaları hâlinde bu arabulucu görevlendirilir.

8- Arabulucu Taraflara Nasıl Ulaşacak?

Başvuran taraf, kendisine ve elinde bulunması hâlinde karşı tarafa ait her türlü iletişim bilgisini arabuluculuk bürosuna verir. Büro, tarafların resmi kayıtlarda yer alan iletişim bilgilerini araştırmaya da yetkilidir. İlgili kurum ve kuruluşlar, büro tarafından talep edilen bilgi ve belgeleri vermekle yükümlüdür.

Taraflara ait iletişim bilgileri, görevlendirilen arabulucuya büro tarafından verilir. Arabulucu bu iletişim bilgilerini esas alır, ihtiyaç duyduğunda kendiliğinden araştırma da yapabilir. Elindeki bilgiler itibarıyla her türlü iletişim vasıtasını kullanarak görevlendirme konusunda tarafları bilgilendirir ve ilk toplantıya davet eder.  Bilgilendirme ve davete ilişkin işlemlerini belgeye bağlar.

9- Arabuluculuk Faaliyeti Ne Kadar Sürer?

Arabulucu, yapılan başvuruyu  üç hafta içinde sonuçlandırmalıdır. Üç haftalık süre, arabulucunun büro tarafından görevlendirildiği tarihten başlatılacaktır. Arabulucu bu süreyi görüşmelerin gidişatını dikkate alarak zorunlu hallerde en fazla bir hafta daha uzatabilecektir.

10- Arabulucu Tarafından Toplantıya Davet Edildiğimizde Katılmak Zorunda Mıyız?

Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmez.

 Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.

11- Arabulucuya Ücretini Kim Öder?

Tarafların arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaları halinde, arabuluculuk ücreti, aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde karşılanır.

Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hallerinde, iki saatlik ücret tutarı Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir.

İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları halinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.

12- Arabuluculuk Ücreti Ne Kadardır?

Arabuluculuk  faaliyetlerinde ödenmesi gereken ücret miktarı, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenir.  Arabuluculuk ücretleri Adalet Bakanlığı tarafından her yıl  bir tebliğ ile yayımlanmaktadır.

           12.1: Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hallerinde ödenecek ücret saat esasına göre tarifenin birinci kısmında belirlenmiştir.

 2017 yılı için bu tutar

a) İşçi – işveren uyuşmazlıklarında; taraf sayısı gözetilmeksizin,

 aa) Bir saati (İlk üç saate kadar) 120,00 TL

 ab) Takip eden her saat için 90,00 TL dir.

          12.2:  Tarafların arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaları halinde, arabuluculuk ücreti, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesinin eki Arabuluculuk Ücret Tarifesinin İkinci Kısmında anlaşılan tutar üzerinden oransal olarak belirlenmiştir. Ancak  bu durumda ödenecek ücret her halde , yukarıda belirtilen iki saatlik ücretten az olamaz.

2017 yılı için bu tutarlar:

İlk 30.000,00 TL’si için  % 6

Sonra gelen 40.000,00 TL ‘si için %5

Sonra gelen 80.000,00 TL ‘si için %4  şeklinde artan miktarlarda ve azalan oranla devam etmektedir.

         12.3: İşe iade talebiyle yapılan görüşmelerde tarafların anlaşmaları durumunda, arabulucuya ödenecek ücretin belirlenmesinde işçiye işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarı ile çalıştırılmadığı süre için ödenecek ücret ve diğer haklarının toplamı, Tarifenin İkinci Kısmı uyarınca üzerinde anlaşılan miktar olarak kabul edilir.

13- Taraflar Arabuluculuk Görüşmelerine Bizzat Katılmak Zorunda Mı?

Arabuluculuk görüşmelerine taraflar bizzat katılabileceği gibi, kanuni temsilcileri veya avukatları aracılığıyla da katılabilirler. İşverenin yazılı belgeyle yetkilendirdiği çalışanı da görüşmelerde işvereni temsil edebilir ve son tutanağı imzalayabilir.

14- Arabuluculuk Faaliyeti Sırasında Zamanaşımı Veya Hak Düşürücü Süreler İşler Mi Hak Kaybı Yaşar Mıyız?

Arabuluculuk bürosuna başvurulmasından son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar geçen sürede zamanaşımı durur ve hak düşürücü süre işlemez. Bu nedenle arabuluculuk faaliyetinde süreden dolayı hak kaybı yaşanmaz.

15- Arabulucuya Başvurmadan Doğrudan Dava Açılırsa Ne Olur?

Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.

16-  İşe İade Taleplerinde Zorunlu Arabuluculuk

01.01.2018 tarihinden itibaren işe iade taleplerinde de dava açmadan önce arabulucuya başvurulması zorunlu olacaktır.

İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde işe iade talebiyle, İş Mahkemeleri Kanunu hükümleri uyarınca arabulucuya başvurmak zorundadır.

Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması hâlinde, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir.

Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi hâlinde ret kararı taraflara resen tebliğ edilir. Kesinleşen ret kararının da resen tebliğinden itibaren iki hafta içinde arabulucuya başvurulabilir.

Asıl işveren – alt işveren ilişkisinin varlığı halinde işe iade talebiyle arabulucuya başvurulduğunda, anlaşmanın gerçekleşebilmesi için işverenlerin arabuluculuk görüşmelerine birlikte katılmaları ve iradelerinin birbirine uygun olması aranır.

Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların, işçinin işe başlatılması konusunda anlaşmaları halinde;

İşe başlatma tarihini,

Çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakların parasal miktarını, ( boşta geçen süre ücreti)

İşçinin işe başlatılmaması durumunda ödenecek tazminatın parasal miktarını,(işe başlatmama tazminatı)

belirlemeleri zorunludur. Aksi takdirde anlaşma sağlanamamış sayılır ve son tutanak buna göre düzenlenir. İşçinin kararlaştırılan tarihte işe başlamaması halinde fesih geçerli hale gelir ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

Av. Esma Gülbenk

https://www.gulbenkmusavirlik.com/