Katılımcı Yönetim

Katılımcı Yönetimin Özellikleri

Bazı şirketler için katılımcı yönetim hala yabancı bir konudur. Yöneticiler çalışanlarına patronluk tasladılar ve ne yapmaları gerektiği söylendi. Şirkette karar verme yetkileri hiçbir zaman olmadı.

Bu durum yavaş yavaş, zaman değişiyor ve çalışanlar, kuruluşun karar alma sürecine katılmaya teşvik ediliyor. Yönetim, onları organizasyonel süreçleri çok daha verimli hale getirebilecek fikir ve öneriler üretmeye motive eder. Katılımcı yönetim biçimini benimsemenin arkasındaki ana fikir, birlikte çalışmak, hedeflenen hedeflere mümkün olan en kısa sürede ulaşmak ve rekabette önde olmaktır.

Bazı şirketler için katılımcı yönetim hala yabancı bir konudur. Kavram yaygın değildir ve hala birkaç kuruluşla sınırlıdır. Ona karşı o kadar tuhaf bir algıları var ki, çalıştığını hayal bile edemezler. Bu tür şirketlerde yönetim, otoritesini sorgulayan çalışanlardan hoşlanmaz. Ancak bu özel yönetim tarzını başarıyla benimseyen kuruluşlar, bunu hedeflerine ulaşmanın ve sağlam bir çalışma ortamı yaratmanın bir yolu olarak görüyorlar. Konsept her geçen gün dünya çapında tanınırlık ve popülerlik kazanıyor.

Bazı şirketler hala geleneksel yönetim yöntemlerine bağlı kalırken, diğerleri çalışanları öneri kutusuna katkıda bulunmaya teşvik ediyor. Bize özellikleri hakkında bilgi verin ve katılımcı yönetimin nasıl harikalar yaratabileceğini görün:

Etik Boyutlar:

Katılımcı yönetimin etik boyutları vardır ve ahlak, ilke ve değerlere dayanır. Bu yönetim biçiminde, örgütsel karar verme söz konusu olduğunda herkese eşit muamele edilir. Çalışanın yetkilendirilmesine, sorumluluk paylaşımına ve yetki devrine dayanır.

Doğru İletişim Kanalı:

Katılımcı yönetim biçimi, iki yönlü iletişimi teşvik eder. Çalışanların ne yapması gerektiğine karar veren sadece yönetim değil, aynı zamanda çalışanları karar alma sürecine katılmaya ve organizasyonel süreçleri daha iyi ve verimli hale getirmek için fikir ve öneriler vermeye teşvik ediyor. Yöneticileriyle sorunlarını, görüşlerini, fikirlerini ve geri bildirimlerini paylaşmalarına izin verilir.

Çalışanları Güçlendirir:

Katılımcı yönetim tarzı, çalışanlara yönetim süreçlerine katılma şansı verir. Görüşlerini bildirmeleri için teşvik edilirler. Çalışanların yöneticileri tarafından yönetildiği günler geride kaldı. Şimdi onlara iş arkadaşı gibi davranılacak. Bu, karar vermede söz sahibi oldukları için çalışanlara daha yüksek bir statü sağlar.

İnsan Onurunun Tanınması:

Bu yönetim biçiminde, organizasyonel karar alma süreci için fikir ve öneriler verme söz konusu olduğunda, tüm çalışanlara atamalarına bakılmaksızın eşit muamele edilir. Çalışanlar artık yöneticilerin hizmetkarı değil, bir organizasyonun en önemli varlıklarıdır.

Çalışanlara Psikolojik Memnuniyet:

Hayatımızın çoğu işyerinde geçiyor. İstihdam söz konusu olduğu sürece herkesin psikolojik olarak tatmin olması önemlidir. Organizasyondan bağlılık, bireylerin haysiyetine saygı duyma ve şirket politikalarını birlikte belirleme, katılımcı yönetimin çalışanlara psikolojik tatmin sağlayan özelliklerinden bazılarıdır.

Katılımcı Yönetim evrensel olarak tanınan bir kavramdır ancak yine de çoğu kuruluş bunu benimsemekte tereddüt etmektedir. Bu yönetim tarzı sayesinde hem taraflar, hem işveren hem de çalışanlar memnun olur. Yönetimi ve çalışanları yakınlaştırır ve bu nedenle gönülden açık benimsenmelidir.

Katılımcı Yönetim Nedir?

Yöneticilik ve liderlik kavramları ne kadar aynı gibi görünse de birbirlerinden farklıdırlar. Yöneticinin işi planlamak, düzenlemek ve koordine etmektir fakat lider motive eder ve ilham verir. İyi bir lider olmanın temel taşlarından bir tanesi ise güvendir. Çalışanların fikirlerinin önemsendiği ve uygulandığı bir firmada, çalışanlar hem motive olur hem de işlerine daha sıkı sarılırlar. Bu bağı sağlamak için uygulanacak en iyi yöntemlerden biri ise ‘Katılımlı Yönetim’dir.

Katılımlı yönetim, çalışanların işletme içerisinde karar verme süreçlerinde çeşitli ölçülerde yer aldığı ve işletmelerin demokratik bir şekilde yönetilmesini öngören bir yönetim biçimidir. 1980’li yıllarda uluslararası pazar ve rekabet alanlarında değişimlerin başlaması ile endüstri ilişkileri alanında müşteri tatmini, kalite gibi yeni kavramlar gündeme gelmeye başlamış ve işletme hedefleri bu yeni kavramlar üzerinde yoğunlaşmıştır. Bu yeni gelişmelerle birlikte çalışanların sürece yapacağı katkının önemsendiği Katılımlı Yönetim Anlayışı ortaya çıkmaya başlamıştır.

Bu yönetim şekli, yöneticinin ya da liderin tüm kontrolü üstlenerek tüm kararların tek taraflı verildiği yönetim tarzının aksine, çalışanları daha fazla sorumluluk sahibi yapmayı, çalışanların modern toplum şartları ile olan uyuşmazlıklarını yok etmeyi ve onların işletmeye olan bağlılıklarını artırmayı hedeflemektedir. ‘Bir elin nesi var iki elin sesi var’ atasözü doğrultusunda bakıldığında, çalışanlar tarafından üretilen farklı fikirler, firma için yol gösterici nitelikte olabilir. Çünkü bir yönetici veya lider ne kadar iyi olursa olsun bir olaya karşı her pencereden bakamayabilir.

201 işletmede gerçekleştirdiği ankete göre 22 yönetime katılma konusu belirlenmiştir. Bunlardan bazıları;

  • Kazaların önlenmesi
  • Firelerin ve kötü malların azaltılması
  • İşletme amaçlarından personeli ilgilendirenlerin iyileştirilmesi
  • İş görenlerin güvenliği, kalite kontrolü, işe geç kalmalar
  • Araç gereçlerin bakımı ve korunması
  • Çalışanların sağlığı
  • Disiplin işlerinin kontrolü
  • İşçi çırak eğitimi konusunda kurslar
  • Çalışma yöntemlerinin iyileştirilmesi olarak belirlenmiştir.

Bu katılımlar şirketlere birçok fayda sağlar. Ast ve üst çalışanlar arasında sağlanan açık ve dürüst iletişim sayesinde, çalışanlar kendilerini daha değerli hissetmektedir ve iş vereniyle arasında daha pozitif bir bağ oluşmaktadır. Bu şekilde gerçekleştirilen takım çalışmaları firma içinde verimli olur. Örneğin iyileştirme çalışmaları bir firmanın gelişiminde ve büyümesinde aktif rol alan en büyük unsurlardan biridir. Çalışanın çekinmeden fikrini beyan etmesi, ortaya yapıcı ve yaratıcı sonuçlar doğurur.



  • Altı Sigma Proje Sözleşmesi Nedir?
    Altı Sigma Proje Sözleşmesi, DMAIC (Tanımla, Ölç, Analiz Et, İyileştir, Kontrol Et) döngüsünde, Tanımlama adımında düzenlenir. İndirme Sayısı: 465
  • Beyin Fırtınası Üzerine Yeni Düşünme
    Kuruluşlarla bir inovasyon kültürü ve bir inovasyon süreci uygulamalarına yardımcı olmak için yaptığımız çalışmalarda, çoğu zaman insanların “yaratıcılık”, “yaratıcı düşünme” ve “beyin fırtınası” terimlerinin anlamı ve farklılıkları konusunda kafalarının karıştığını görüyoruz. İndirme Sayısı: 221
  • Kuruluş Performans Ölçümü
    Performans ölçümü, bir kuruluşun ilerlemesini izlemenin hayati bir parçasıdır. Bir kuruluşun gerçek performans sonuçlarının veya sonuçlarının amaçlanan hedeflerine göre ölçülmesini içerir. İndirme Sayısı: 221
  • Başabaş Analizi Nasıl Yapılır?
    Başabaş analizi yapmak, işletmenizin tüm masrafları karşılamasını ve kar elde etmeye başlamasını tam olarak ne zaman bekleyebileceğinizi belirlemek için önemlidir. Bu, herhangi bir başlangıç ​​işinin ilk günlerinde önemli bir kilometre taşıdır. İndirme Sayısı: 324
  • Raporlu İşçi İşten Çıkarabilir mi?
    Normal şartlarda hastalanıp tedavi gören veya raporlu işçi işten çıkarılamaz ama rapor veya tedavi süresi ihbar süresini 6 hafta aşmışsa tazminatı ödenerek çıkarılabilir. Bu durumda ihbar tazminatı gerekmez, kıdem tazminatı ödemek gerekir. İndirme Sayısı: 925