İş yerinden kavga

İki İşçi Kavga Ederse, Birisinin İşten Çıkartılması Durumu

Fabrikalarda iki işçinin kavga ettiği durumlarda, genellikle kavga eden işçilerden biri işyerinde çalışmaya devam ederken, diğerinin haklı sebeple ve kıdem tazminatı ödenmeksizin işten çıkarıldığı görülmektedir. Bir işyerinde iki işçinin kavga etmesi halinde, işçilerden sadece birinin iş akdinin haklı nedenle feshi (kıdem tazminatı ödenmeksizin) Yargıtay tarafından eşit işlem borcuna ve ayrımcılık yasağına aykırı kabul edilmektedir.

“İş Kanunu’nun 25’inci maddesinin II’nci bendinin (d) fıkrasına göre, işçinin işverene veya ailesine karşı şeref ve namusuna dokunacak sözler söylemesi veya davranışlarda bulunması ya da işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması veya işçinin işverene veya aile üyelerinden birine sataşması haklı fesih nedeni olarak sayılmıştır. Böyle durumlarda işçi, anayasanın 25 ve 26’ncı maddesiyle güvence altına alınmış düşünceyi açıklama özgürlüğüne dayanamaz. Buna karşılık işçinin bu ağırlıkta olmayan işveren aleyhine sarf ettiği sözler çalışma düzenini bozacak nitelikte ise geçerli fesih nedeni sayılmalıdır. Sadece işverene karşı değil, işveren temsilcisine karşı yöneltilen ve haklı feshi gerektirecek ağırlıkta olmayan aleyhe sözler geçerli fesih nedeni sayılmalıdır. Bunun gibi, işçinin, işveren veya aile üyelerinden olmamakla birlikte, işverenin yakını olan veya işverenin yakın ilişkide bulunduğu veya başka bir işte ortağı olan kişilere hakaret ve sövgüde bulunması, bu kişilere asılsız bildirim ve isnatlar yapması özellikle işverenin şahsının önemli olduğu küçük işletmeler bakımından bu durum iş sözleşmesinin feshi için geçerli neden oluşturacaktır. İşçinin, işverenin başka bir işçisine sataşması 25/II, d hükmü uyarınca haklı fesih nedeni sayılmıştır. Sa­taşma niteliğinde olmadığı sürece, diğer işçilerle devamlı ve gereksiz tartışmaya girişmek, iş arkadaşları ile ciddi geçimsizlik göstermek geçerli fesih nedenidir (Dairemizin 26.5.2008 gün ve 2007/37481Esas, 2008/12505 Karar sayılı ilamı).

İş Kanunu’nun 5. Maddesi ile ayırımcılık açısından doğrudan ayırımcılığın yanı sıra dolaylı ayırımcılık da yasaklanmış, ancak doğrudan veya dolaylı ayrımcılık kavramları tanımlanmamıştır.

Somut olayda; davacı ile davalı işverenin diğer bir işçisi arasında meydana gelen kavga olayı sonrasında, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiği savunulmaktadır. Tanıklar görgüye dayalı bilgilerinin olmadığını beyan etmişlerdir. Dosya kapsamından kavganın kim tarafından başlatıldığı tespit edilemese de karşılıklı olduğu ve kavgaya karışan diğer işçinin iş sözleşmesinin feshedilmediği anlaşılmaktadır.

Davalı işverenin diğer işçinin iş sözleşmesini feshetmeyerek eşit işlem borcuna aykırı davrandığı ve bu sebeple davacının iş sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanmadığı ortadadır.

Ancak fesih haklı nedene dayanmasa da davacının davranışlarının işyerinde olumsuzluğa yol açtığı ve yapılan feshin haklı olmasa da geçerli nedene dayandığı anlaşıldığından, davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi hatalıdır.” 

Y9HD, E. 2015/31120, K.2016/12799, T. 31.5.2016

Kaynak :

http://www.tahtakiran.net

Av. Dr. Serdar TAHTAKIRAN